Cinsellik Aşka Eşit Değil

Kadın ya da erkek, çoğu kişi ilişkide değer görmek veya sevilmek gibi durumların çoğunlukla fiziksel ve cinsel olarak arzulanmanın temeli ya da göstergesi olduğunu düşünür. Oysa cinsellik aşka her zaman eşit değildir. Cinsel baskıya boyun eğmek kişinin hem kendi benliğinde hem de ilişki içinde ciddi sorunlara yol açabilir.

Psikolog Asya Doğan

Cinsellik aşka her zaman eşit değildir. İlişkilerde cinsel açıdan baskı görmek hem kişinin partnerine olan güvenine hem de kendi benliğine zarar verir. İlişkide sevilme ya da değer görmenin cinsel olarak arzulanmanın bir göstergesi olamaz.

Sağlıklı ilişkinin temeli cinsellik değildir

Bireyin istemediği özellikle cinsellik gibi bir davranışı yapmak zorundaymış gibi hissetmesi, gerçekleştirmek için üzerinde baskı oluşturulduğunu düşünmesi, ilişki ve partneriyle ilgili düşünceler için zarar verici olabilir. Cinsel baskıya boyun eğmek kişinin hem kendi benliğinde hem de ilişki içinde ciddi sorunlara yol açabilir.

Cinsellik ne zaman baskı haline gelir?

İlişkilerde cinsel istek her zaman her iki partnerde aynı düzeyde olmayabilir. Biri diğerine göre daha yüksek veya az cinsel dürtüye sahip olabilir. Bu gibi durumlarda partnerlerin empatik bir iletişim kurması gerekir. Öncelikle, ilişkide ister fiziksel ister psikolojik, cinsel baskı ile mücadele etmek zorunda kalındığında bu durumun partnerle konuşulması gerekir. Kim olduğunuzu ve sınırlarınızı bilin, bunu karşı tarafa yansıtın. Kendinize cinselliğe hazır olup olmadığınızı, isteyip istemediğinizi sorun. Sizi ilişki içerisinde belirlediğiniz sınırların dışına iten ve rahatsız hissetmenize sebep olabilecek şeylere, ‘hayır’ demeyi öğrenin. İlişkilerde zaman zaman cinsel sorunların oluşması, gerçek olan duygu ve karşılıklılık içeren ilişkilerde, baskı nedeni değildir. Aksine, çözüm aranması gereken durumdur. Eğer ilişkide ciddi bir cinsel baskı görülüyorsa, bu ilişkinin gidişatını olumsuz etkiler, uzun vadede sonlanmasına neden olabilir.