Kapalı Ortam Hastalık Davetiyesi

Kapalı ortam olan okulların açılması hastalıkların yayılma,  etkinliğinin artmasında önemli bir faktör. Sonbahar astım, alerjik reaksiyon, solunum yolu enfeksiyonu şikâyetlerinde ciddi bir artış yaşanır.

Burhan Karahan
BİTÜDER

Kapalı ortam olan binaların hastalık davetiyesi olmaması için nem-rutubetten koruyan faktör su yalıtımı uygulamasının yapılmış olmalıdır.

Genel olarak yağışlı bir iklime ve yüksek rutubet oranına sahip ülkemizde binaların yüzde 85’inde su yalıtımı yok.  Bu oranın bu denli yüksek olmasının en önemli nedeni ise su yalıtımı uygulamasının zorunlu olmaması. Yaşadığımız evler, iş yerlerimiz ve canımızdan fazla değer verdiğimiz çocuklarımızın günün önemli bir vaktini geçirdiği okullarında su yalıtımı olup olmadığını sorgulamamamızın en önemli nedeni de su yalıtımının faydalarını ve gerekliliğini yeterince bilmememiz.

Birçok hastalığın tetikleyicisi olan nem ve rutubetten binalarımızı korumak hayati bir önem taşır. İşyerleri, okullar, kreşler ve evlerimizde su yalıtımı olup olmadığı konusunda bilgi sahibi olmak gerekir. Yaşanılan ortamlardaki nem ve rutubet solunum yolu enfeksiyonlarından romatizmaya; astımdan alerjik reaksiyona kadar birçok hastalığa davetiye çıkarır.

Su yalıtımı uygulaması, binalarda bakteri ve küf oluşumunu engeller, suyun çatı ve tavanlardan damlamasını engelleyerek sağlıklı ve konforlu iç ortamlar sağlar. Sağlıklı bir yaşam sürdürmenin en önemli koşulu sağlıklı ortamlarda yaşamaktır. Halkımızı özellikle ev alırken mutlaka su yalıtımının olup olmadığını sorgulaması konusunda uyarıyoruz. Ayrıca yeni bina yaptıracaklar da mutlaka standartlara uygun, CE belgeli su yalıtımı malzemeleriyle binalarına su yalıtımı yaptırmalı. Su yalıtımı bir yandan sağlıklı ve konforlu bir yaşam sağlarken diğer yandan korozyonu engelleyerek yaşadığınız binanın servis ömrünün uzamasını ve dayanıklılığının sürekliliğini sağlıyor.