Ses Dalgalarıyla Burun Estetiği

Piezo yöntemi ile kırma işlemi yerine ses dalgaları kullanılarak burun estetiği gerçekleştilir. Genellikle eğriliklerin düzeltilmesi için kemik kıkırdak yapının çeşitli aletlerle kırılmaması sonucu burun ana desteğini sağlayan kıkırdak ile kemik yapılarında çökme ve yer değiştirme riski azalır. 

Op. Dr. Ahmet Hamdi Önay

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı

Burun estetiğinde piezo yöntemi mikro cerrahiyle kemik kıkırdak yapı kırılmadan müdahale etme olanağı sağlar. Üstelik burnun solunum fonksiyonlarını da koruyan Piezo yöntemi ayrıca başta kanama olmak üzere tüm komplikasyonları da en aza indirir.

Burun sağlıklı nefes alabilmek için de özenle çalışan bir sisteme sahip. Burun sadece yüzde iki tünelden oluşan bir çıkıntıdan ibaret değildir. Burun tüneli Latincede oda anlamına gelen çok sayıda sinüse açılıyor. Bu kompleks yapı 24 saat içinde bir litre sıvı üretebilir. İçe çekilen havayı süzerek bakteriyel filtrasyonu sağlar, havayı nemlendirip uygun ısıya getirir ve akciğerler için ideal bir havaya dönüştürür. Burun ayrıca dış bölümünde kemik-kıkırdak yapısının kusursuz tasarımıyla tüm fonksiyonlarını olası travmalara karşı koruma altına alır. Haliyle sağlık için ihtiyaç olduğunda onu kırmadan yapılacak bir ameliyatı da fazlasıyla hak eder.

Ameliyat sonrası hafif morluk ve şişliklerin görülebilir. Bunun için buz uygulaması yapılabilir. Hastalar genellikle ameliyatın ardından 2-3 gün sonra günlük hayatlarına dönmüş olur. Böylece estetik-fonksiyonel sorunlar, burnun doğal yapısı da en üst düzeyde korunarak kalıcı bir çözüme kavuşur.

Burun ameliyatlarında solunum kabiliyetini korumak öncelik

Burnun solunum sisteminde hatta vücuttaki diğer organlar üzerinde çok büyük etkisi vardır. Öksürük, baş ağrısı, şuur bulanıklığı, uykusuzluk, halsizlik, çarpıntı, yorgunluk gibi tüm semptomları yaşamak için burnun iki deliğini sadece iki gün pamukla kapatmak yeterlidir. Böylesi uzun süreli yetersiz burun nefesi, vücutta nitrik oksit miktarını düşürerek kronik kalp-damar sistemi hastalıkları riskini de yükseltir. Nitrik oksit, vücudun doğal olarak ürettiği, kalp damar sistemini düzenleyen faydalı bir molekül. Burundan alınan nefes ağıza oranla kanda yüzde 10-15 oranında daha fazla oksijenlenme sağlar.

Burun üzerinde yapılacak her ameliyatın özel fonksiyonlarına zarar vermeden hassasiyetle yapılması çok büyük önem taşır. İster fonksiyonel ister estetik amaçlarla yapılsın, öncelikli hedef kuşkusuz burnun doğal fonksiyonlarını, solunum kabiliyetini korumak ve bu yapının zarar görmesini engellemek olmalıdır.

Piezo yöntemiyle herhangi bir kırma işlemi olmadan burun estetiği mümkün 

Hekim için tecrübe gerektiren Piezo yönteminde kırma işlemi yerine ses dalgaları kullanılır. Kısaca; şekil bozukluğuna neden olan kemiğin, ultrasonik ses frekansları kullanılarak kesilip fazla olan parçaların temizlenmesi esasına dayanan bir yöntemdir.

Ülkemizde son yıllarda özellikle estetik ihtiyaçlarla yapılan burun ameliyatlarında bir artış var. Burun ameliyatlarında genellikle eğriliklerin düzeltilmesi için kemik kıkırdak yapının çeşitli aletlerle kırılmaması sonucu burun ana desteğini sağlayan kıkırdak ile kemik yapılarında çökme ve yer değiştirme riski azalır. Böylece deviasyon ve estetik ameliyatlar sonrasındaki tekrarlayan nefes sorunlarının görülme olasılığı da düşer. Sonuç olarak burun cerrahisinde mikro cerrahi ve Piezo cerrahisi, kalıcı ve güvenli bir yaklaşım yöntemidir.

Yüzde kaç nefes alabildiği artık ölçümlenebilir 

Burundaki anatomik bir kusura bağlı olarak hava akımındaki tıkanma bölge ve hastanın ne kadar nefes alamadığı “Rhinomanometri” ile ölçülebilir. Hastanın, ‘Burundan nefes alabiliyorum/alamıyorum’ şeklindeki ifadeleri bazen net olarak gerçeği yansıtmayabilir. Oysa ameliyat sonrasındaki burun hava akımındaki artışı da söylem olmaktan çıkarıp rhinomanometri cihazıyla net bir şekilde ölçmek mümkün. Böylece hastanın, ‘Ben yüzde kaç nefes alıyorum?’ sorusuna verilen cevap rakamsal ve statik olarak ortaya konabilir. Burnun ameliyat sonrası solunum kazancı da dokümante edilmiş olur. Bu özel ölçüm, burnundan yeterli düzeyde nefes alıp almadığını anlayamayan hastalar için farkındalığı da artırır.