Diş Kıran İş Stresi

Diş Kıran İş Stresi
67 / 100

Stres beraberinde çok sayıda hastalığa davetiye çıkarır. Halk arasında diş sıkma olarak bilinen bruksizm sorunu da bunlardan biridir. Günün önemli bir bölümünü kapsayan iş hayatında yaşanan sorun ve anlaşmazlıklar özellikle geceleri diş sıkma problemi olarak dışa vurabilir. 


Dr. Esma Sönmez

 

Protez Uzmanı

 

Diş sıkma, gün içerisinde ve uyku sırasında diş gıcırdatma- sıkma biçiminde gerçekleşen, ağzın sert-yumuşak dokularında çeşitli olumsuzluklara yol açan istem dışı, parafonksiyonel bir çiğneme sistemi rahatsızlığıdır. 

 

Birçok insan gün içerisinde ya da gece uyurken iş yoğunluğu, günlük yaşamın yüksek temposu gibi nedenlerle ciddi stres dalgası içerisinde olabilir. İnsanların stres seviyesini katlayan daha birçok sebep olabilir.

Stres, zaman zaman insan ilişkilerindeki tahammül sınırını en alt seviyelere çekerken, kişilerin istem dışı davranışlarında da belirgin bir artışın gözlemlenmesine yol açabilir.

Diş sıkma alışkanlığı da davranışlar arasında ilk sıralarda yer alır. Günlük aktiviteler sırasında bireylerin dişlerini temasta tutup, onlara kuvvet uygulaması sık görülen durumdur. Bu tip tablolar gün içinde bireyler işlerine konsantre olduğunda ya da yoğun fiziksel kuvvet sarf ederken görülür.  

 

Diş sıkmanın kaynağında birden fazla etken olabilir

 

Diş sıkmanın nedenleri halen tartışılmakta genellikle psikolojik, genetik, stres faktörleri üzerinde durulmaktadır. Günümüzde birden fazla etkenle ilişkili olabileceğine dair ortak bir inanış bulunmaktadır.

Bilimsel çalışmalar uyku sırasında diş sıkmanın santral, otonom sinir sisteminde ağız- yüz fonksiyonları, uyku düzenlemesiyle ek olarak psikososyal, genetik faktörlerle ilgili olduğunu gösterir. Ancak genetik etkisini açıklamak için pek çok kuşak üzerinde yapılacak çalışmalarla kromozomal teşhis gerekir. 

 

Diş sıkma anksiyete, sinir, depresyon ile ilişkilidir

 

Pek çok hastada diş sıkmanın beraberinde psikiyatrik belirtilerin de bulunuşu gözlemlenmiştir. Bu sendrom ile ilgili yapılan çalışmalarda, hastaların psikolojik-psikiyatrik açıdan da değerlendirilmelerine ihtiyaç duyulduğu bildirilmiştir. Psikolojik etkenler de var olan temporomandibular ağrı ve yakınmaların şiddetini artırır, ağrıyı gidermek için uygulanan tedavilere yanıtı azaltabilir.

Deneysel koşullarda psikolojik stres artırılınca, çiğneme kasında elektriksel aktivitenin arttığı gösterilmiştir. Stresli, yorucu günlerden sonra da diş sıkma veya diş gıcırdatma da artış gözlenmiştir. Bu parafonksiyonel alışkanlıklarda psikolojik etkenler üzerine yapılan çalışmalarda, anksiyete, sinir, kaygı ve depresyon ile ilgili güçlü ilişkiler elde edilmiştir.

 

Diş sıkma birçok sağlık sorununa neden oluyor 

 

Diş sıkma neticesinde diş, eklem ve dokularda değişik mekanizmalar dahilinde kuvvetler; bununla birlikte gerilmeler meydana gelir. 

Literatürde diş sıkmanın dişlerde aşınma, kas ağrıları, temporomandibular eklem (TME) ağrısı, dişlerde ağrı ve mobilite, baş ağrısı, sabit ve hareketli protezler için de çeşitli problemlere neden olduğu bildirilmiştir.

Çocuklar, genç erişkin ve erişkinler üzerinde yapılan araştırmalarda çeşitli parafonksiyonel aktiviteler, TME semptomları arasındaki ilişkilerin önemi gösterilmiştir.

Diş sıkma aynı zamanda atrizyon yani sürtünme kaynaklı aşınmaya da yol açabilir. Diş sıkma devam ettiği sürece ağız bölgesindeki hasar daha da artar, diş minesinde çatlaklar, hassasiyet, mine kırıkları, renkleşme görülebilir. Ayrıca uzun vadede kemik erimesi, diş eti çekilmesi ile karşılaşılabilir. Diş sıkma parafonksiyonunu sürdürenlerin çoğu uzun vadede kapsamlı diş restorasyonlara ihtiyaç duyabilir.

Diş sıkma ve gıcırdatma, yüz ve çiğneme kaslarında (özellikle masseter) hipertrofiye yani büyümeye neden olur. Uzun dönemde bunun sonucu olarak kare çene görünümüne neden olabilir. Diş sıkma ve gıcırdatmaya bağlı masseter ile temporal kaslarda ağrı, hassasiyet, yorgunluk, fonksiyonel sınırlama görülür.   

 

Şeffaf plaklar tedavide önemli rol oynuyor 

Diş gıcırdatma ya da sıkma problemlerine karşı birtakım tedavi yöntemleri uygulanır. Diş hekimleri ilk aşamada daima geri dönüşü olan klasik tedavilere başvurmalıdır. Bu yöntemlerden biri dişlerin birbirine olan temasını kesmek için kullanılan şeffaf plaklardır. Aşırı diş sıkan bireylerde hekim kontrolünde bir anti depresan ya da kas gevşetici kullanılabilir. İlaç tek başına bir tedavi yöntemi değildir, şeffaf plak ile beraber kullanılmalıdır. Düzenli kontroller, plağın çiğneme yüzeyi uyumlamaları ile uzun- kısa dönemde ortaya çıkabilecek zararlar önlenebilir.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.