Diyabetli Çocukların Yaşamı Değişebilir

Türkiye’de yaklaşık 30 bin tip 1 diyabetli çocuğun sağlık, eğitim, sosyal yaşamda karşılaştığı zorluklar ‘Diyabetli Çocukların Durumu 2025’ raporunda kamuoyuyla paylaşıldı. Raporda çocuk diyabet bakımının yalnızca tıbbi değil, sosyal, psikolojik, eğitim boyutlarıyla da değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.
—
DİYAÇEV (Diyabetli Çocuklar Vakfı), 14 Kasım Dünya Diyabet Günü kapsamında ‘Diyabetli Çocukların Durumu 2025’ raporunu kamuoyuyla paylaştı.
Rapor, diyabetli çocukların yaşam kalitesini yükseltmek, tedavi yaklaşımlarında standart oluşturmak ve ülke genelinde uygulama birliği sağlamak amacıyla hazırlandı. Sunulan öneriler, çocuk endokrinolojisi merkezlerinin tamamında tip 1 diyabetli çocuk ve ailelerine standart, yapılandırılmış bir diyabet eğitimi verilmesini öngörüyor. Ayrıca karbonhidrat sayımı eğitiminin tanıdan hemen sonra yapılması, yemek öncesi insülin uygulamalarının doğru zamanlamayla gerçekleştirilmesi, insülin dozlarının sabit skalalar yerine öğündeki karbonhidrat miktarı ve glukoz düzeyine göre ayarlanması gibi pratik öneriler içeriyor.
Rapor, aynı zamanda çocuklarda gereksiz ara öğün uygulamalarından kaçınılmasını, hipoglisemi tedavisinde aşırı karbonhidrat alımına son verilmesini ve gece yatmadan önce “yüksek glukozla yatırma” alışkanlığının bırakılmasını da öneriyor. Uzmanlar, bu değişikliklerin hem metabolik dengeyi hem de yaşam kalitesini olumlu yönde etkileyeceğini vurguluyor.
Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Uzmanı, Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Hatun, raporun amacını şöyle özetliyor: “Son yıllarda sensörlerin geri ödeme kapsamına alınması önemli bir gelişme olsa da insülin pompalarına erişim sınırlı kalmıştır. Avrupa ülkelerinde olduğu gibi, sensörler ve otomatik insülin pompalarının tam olarak geri ödeme kapsamına alınması tüm diyabetli çocukların hakkıdır.”









