Alzheimer İçin Unutmayın

Alzheimer hastalığı, tüm dünyada 65 yaşın üzerindeki bireylerde yüzde 10; 85 yaş üzerindeki bireylerin yaklaşık yarısında saptanan, ilerleyici bir beyin hastalığıdır.
Prof. Dr. Oğuz Tanrıdağ
Nörolog
Alzheimer hastalığı günümüzün en önemli halk sağlığı sorunlarından biri. Hastalığın görülme sıklığı, yaşın ilerlemesi ile diğer nörolojik ve psikiyatrik hastalıkların varlığında artmaktadır. Erken tanı tedavi de çok önemli…
Erken teşhis, hem hasta hem de hasta yakınlarının daha kaliteli bir zaman geçirmeleri açısından son derece önemli. Hastalığa ilişkin bilincin arttırılması için “Dünya Alzheimer Günü” olarak ilan edilen 21 Eylül’de çeşitli etkinlikler düzenleniyor.
Alzheimer hastalığın risk faktörleri:
• İleri yaş
• Genetik faktörler ve aile öyküsü
• Kafa travması
• Yüksek tansiyon
• Şeker hastalığı
• Yüksek kolesterol
• Kronik depresyon
• Psikoz
• Down sendromu
Hastalığın belirtileri:
Alzheimer hastalarının çoğunda fiziki ve diğer nörolojik hastalık belirtileri görülmemekle beraber; demans (bunama) olarak tanımlanan belirtiler, üç ana grupta toplanmaktadır.
Bilişsel işlev yitimi: Başta bellek olmak üzere dil, dikkat, beceri ve mekânsal tanıma gibi işlevlerde görülen bozulmalardır.
Davranış bozuklukları: Depresyon, paranoya, kontrol bozukluğu gibi davranışlarda görülen bozulmalardır.
Gündelik yaşam işlevlerinde bozulma: Kişinin ailesel ve mesleki ortamlarda bağımsızlığını sağlayan öz bakım ve hijyen gibi kendi işlerini görebilme işlevlerindeki bozulmalardır.
Hastalığın evrimi:
Alzheimer hastalığının beyindeki evrimiyle ilgili araştırmalar; hastalığın, belirtiler ortaya çıkmadan yıllar önce başladığını ve uzun süre hissedilmeden devam ettiğini göstermiştir. Hastalık tanısı konulduğunda ise beyindeki patolojik yük, bir hayli artmıştır. Hastalığın ana özellikleriyle tanınabildiği aşama, geç bir hastalık evresi olup; diğer bütün tıbbi durumlarda olduğu gibi tedavi imkânlarının kısıtlandığı, kimi zaman da imkânsız olduğu bir evredir. Bu sebeple hastalığın erken tanısıyla ilgili kavram ve imkânlar geliştirilmelidir.
Erken tanı belirtileri:
• Sosyal ve mesleki geri çekilim ile izolasyon
• Finansal işlerde beklenmeyen zayıflama
• Bellek problemleri
• Önceden beri problemsiz yapılan beceri işlevlerinde zayıflama
• Adres ve mekân karıştırma
50’li yaşların başından itibaren ortaya çıkan ve dikkati çekmeye başlayan bu kriterler, hastalığının başlangıç belirtileri olabilir. Eğer ailede hastalık öyküsü bulunuyorsa, bu belirtilerden daha fazla şüphelenilmelidir. Diğer belirtiler; belirli bir neden yokken dikkat çeken şüphecilik, para saklama, aşırı sinirlilik, kontrol dışı davranışlar (örneğin kız çocuklarına ya da kadınlara sarkıntılık, sosyal statüye uymayan davranış bozuklukları), hastalık yönünde araştırmayı gerekli kılmaktadır.
Yanılma payı:
Bütün hastalık tanılarında bu unsur bulunmaktadır. Bu belirtileri gösteren kişilerde depresyon da söz konusu olabilir. Ancak alzheimer hastalığı ile ileri yaş depresyonu iç içe geçmiş durumlar olabilir. Böyle bir durumda öncelikli olarak depresyondan şüpheleniliyorsa, depresyon tedavisi gerçekleştirilmelidir. Depresyon tedavisi genellikle başarılı bir tedavidir. Belirtilerin azalması durumunda endişe edilecek bir durum söz konusu değildir. Ancak tedaviye rağmen belirtilerde ilerleme kaydediliyorsa, alzheimer olasılığı hatırlanmalıdır.
Alzheimer erken tanı yönünde imkânlar:
Kuşku duyulduğunda manyetik rezonans ve nöropsikolojik testlerin yapılması, hastalığın erken teşhisi için önem taşımaktadır. Ayrıca hastalığın ortaya çıkış hızını artıran damar faktörleriyle ilgili korunma önerilmektedir. Araştırmalar, erken tanı döneminde tedaviye başlamanın, hastalığın ilerlemesini yavaşlattığını ve bu etkinin 3 yıla kadar uzayabildiğini göstermektedir.