Cinsellik ile İlgili Yayınlar

Kadınların yüzde 80’ninde, erkeklerin yüzde 70’inde cinsel sorun bulunan bir toplumda, cinsel sorunları işleyen bir dizi hala yok, bu çok önemli bir çelişkidir…
Dr. Cem Keçe
CİSED
Cinsellik ile ilgili televizyon yayınları insanlar üzerinde etki yapar. Diziler aslında hayatın aynasıdır, toplumda var olanı yansıtır.
Tabi bir yandan da bir hayal dünyası oluşturulur, dizilerde hiçbir şey imkansız değildir ve kişilerin hep sahip olmak istedikleri hayatlar onlara gösterilebilir. Kişi dizideki bir karaktere kendini yakın hissedebilir, onun saç stilini ya da giyim tarzını beğenebilir, o diziyi izlerken kendini farklı bir dünyada hissedebilir. Önemli olan hayalle gerçeği karıştırmamaktır. Bir açıdan bakıldığında kişiyi günlük hayatın stresinden uzaklaştırıp güzel yalıların, zenginliğin, lüks arabaların, aşkların olduğu bir dünyaya götürmesi olumlu bir şeyken, bir yandan bakıldığında da kişi gerçek hayatta bunlara sahip olamamanın üzüntüsü ile kendini kötü hissedebilir ve bunalım yaşayabilir. Özellikle ergenler ve gençler bu durumdan etkilenebilir.
Dizilerde huzur ve mutluluk yok
Popüler dizilerde neredeyse huzurlu ve mutlu geçirilen hiçbir an yok ya da her mutlu andan sonra mutlaka kötü bir haber alınıyor. Dizi karakterleri mutlu olduklarına bile sevinemiyorlar. Gözyaşı, acı, üzüntü daha fazla ilgi çekiyor. İhanet çok normal bir kavrammış gibi karşılanıyor. Evlilik kavramı artık farklı algılanmaya başlandı. Birlikte yaşama, babasız çocuk sahibi olma doğal karşılanır hale geldi. Zaten ensestin, tecavüzlerin, tacizlerin, aile içi şiddetin yaygın olduğu bir toplumuz. Toplum mu dizilerin konularını belirliyor yoksa diziler mi toplumu etkiliyor, bu konuda uzmanlar araştırmalar yapmalılar. Belki de bu diziler şu an toplumun geldiği son durumu yansıtıyor olabilir.
Yetiştiriliş tarzı itibariyle toplum olarak genelde duygu ve düşüncelerimizi fazlaca dile getirmeyen, hakkını aramayan, kendini ifade etmekte güçlük çeken bir toplumuz. Bu nedenle de dizilerde izlediklerimiz belki de olmak istediğimiz karakterlerdir. Her insan bir durumdan aynı şekilde etkilenmez. Bir kişi için olumlu olan diğer kişi için olumsuz anlam taşıyabilir. Diziler yüzde 100 halkın ruh sağlını bozar diyemeyiz, ancak kişilerin etki altında kalması ve olumsuz eylemlerde bulunmaları mümkündür. Bu diziler hazırlanırken olası etkileri iyi bir şekilde tahlil edilmeli ve mutlaka sosyal psikoloji alanında bilgili uzmanların desteği alınmalıdır.
Televizyonlarda cinsellik ve evlilikle ilgili bilgilendirici yayınlar olmalı
Tabi ki çeşit çeşit konularda programlar olacak, ancak halı olumluya yönlendiren, bilgilendiren, güldüren programların da olmasını istiyoruz. İnsanımız gülmeyi unuttu komedi dizileri daha fazla olmalı.
Mutsuz evliliklerin ve aile içi sorunların çoğunun kaynağı cinselliğe dayanmaktadır. Televizyon kanallarının bu konuya da dikkatini çekmek istiyoruz. Çünkü kadınların yüzde 80’ninde, erkeklerin yüzde 70’inde cinsel sorun bulunan bir toplumda, cinsel sorunları işleyen bir dizi hala yok, bu çok önemli bir çelişkidir.









