Tecavüzden Korunmak İçin

Tecavüzden Korunmak İçin

Tecavüz en iğrenç saldırı. Hatırlar mısınız, Yıl 2008- Nisan ayı, İtalyan bir bayan ‘Dünya Barışı’ için beyaz gelinlik giyip dünya turuna çıkmıştı. Onun adı Giuseppina Pasqualino di Marineo’dı namı diğer: Barış Gelini. Amacı; insanları barışa ve sevgiye davet etmekti.

Bilge Merve Savaşan

Kadın için tecavüzden korunmak niçin gerekli, zorunlu…

Yaşamınızın Pusulası

Arkadaşı Silvia Moro ile 8 Mart günü Milano’dan yola çıkan Giuseppina Pasqualino di Marineo Slovenya, Hırvatistan, Bosna, Hersek, Sırbistan ve Bulgaristan üzerinden hiç bir sorunla karşılaşmadan Türkiye’ye kadar geldi. Bazılarımızın 3. Dünya ülkeleri olarak tanımlandırdığı ülkelerde gezisini başına hiçbir zarar gelmeden tamamlayan, ama o gelinlikli kız Türkiye’de tecavüz edilip öldürüldü.

Pippa’nın hayalı tıp ki üzerindeki gelinlik gibi beyaz ve temizdi. Türkiye’ye geldi ve tecavüz edilip öldürüldü. Bir kadına bütün dünyada, O günlerde çeşitli haberler çıktı. Gelinlikle gelmesine bağlayanlar oldu bu olayı. Nasıl bir zihniyete sahip olduğumuzu da bu sayede bir kez daha görmüş olduk. Evet ya, nasıl da akıl edemedik biz bunu, Müjde Ar’ın o malum sahneleri var ya -Pippa’nın öldürülme haberi bazı haber bültenlerinde o görüntüyle verildi-  işte ondan yaşandı bu olay. Gelinlik giymese bu olay olmazdı.
Evet  çünkü bu ülkede yaşanan ilk tecavüz vakası bu. Daha önce hiç olmadı, turistlere saldırılmadı, kimse kimseyi taciz etmedi. Misler gibi yaşadık, TA Kİ gelinliğe kadar.

Şimdi çıkmış bir ilahiyatçı, Allah’tan “Müslüman” bir “Türk” çok şükür, diyor ki kıyafetinize dikkat edin, yoksa eğer size tecavüz edilirse siz buna sebep olmuş sayılırsınız. Hocam diyor ki, sizin Allah tarafından size özel olarak bahşedilmiş vücudunuzu biri hayvan gibi kullanır, alı koyar, kendiş pis enerjisi ile kirletirse siz de bu olaya ( suç diyemiyorum- OLAY) ortaksınızdır ve sebepsinizdir.  “Bu olayda her iki taraf da suçludur” diyemezsin. Hele adının önünde “Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr.” ibaresi varsa hiç diyemezsin. Ülkemizde “insan” çok az, insanlık ile ilgili olgular yabancı. Allah’tan Müslüman bir ülkeyiz derim hep. Yoksa halimiz gerçekten harap olurdu.  Ve zaten diğer hangi dine bakarsanız bakın, bizim dinimiz en çok nefsine hakim olmaktan bahseder. Ne olursa olsun nefsine hakim olacaksın. Senin önünde çıplak biri de olsa kafanı çevireceksin. Sadece tecavüz için değil bu, para, mülk, haram, hepsi bir, nefsine hakim olmak çünkü bizler insanız yani eşref-i mahlukatlarız. Vallaha da ben demiyorum Allah diyor. Tecavüz edilmek bir travma, peki ya sonrası? Bunu düşündünüz mü? Tecavüz edilen insan hayatı boyunca mağduriyet yaşayacak, bu ilahiyatçı gibi kokuşmuş beyinli insanlar tarafından hor görülüp aşağılanacak. Hatta tecavüz edildikten sonra hemen hiç beklemeden öldürülmek için dua edin yoksa eğer büyük bir şehirde yaşamıyorsanız bu sefer senelerce AİLEM, BABAM, AĞABEYİM,KOMŞUM dediğiniz kişiler tarafından en korkunç şekilde öldürüleceksiniz, o an öldürülmezseniz toprağa canlı canlı gömüldükten sonra yavaş yavaş ölmeniz beklenecek.

Nerede yazıyor bu? Allah mı bize öyle dedi? Allah erkeğe ne zaman bu hakları verdi? Peki ya erkeklere tecavüz eden kadınlar? O zaman onlar da suçsuz. Erkek tahrik etmiş kadının canı çekmiş. Ne olmuş yani?  Ama ben hiç dekolte giyen ya da seksi giyinen bir erkek görmedim. Demek ki herkes farklı şeylerden tahrik oluyor. Ben kara çarşaftan tahrik olan kişiler tanıyorum, ben daracık kot pantolonlarının altına 8 cm stiletto topuklarla gezinen kısa kollu ve dekolte giyinen başı kapalı hanımlar da tanıyorum ama amaçları tahrik değil… Şimdi ilahiyatçı hocam ne diyecek? Profesör dekolte giyene tecavuz ederler’ derse, tecavüzcü ‘kalbi atsin yeter’ diye düşünebilir ki herkes kendini kollasın bu yüzden.  Bu ileri demokrasiyi doya doya yaşayan refah ülkemizde her gün erkekler, bayanlar, 5-6 yaşında ki erkek çocukları, 2 yaşında ki kız çocukları, 60-70 yaşında ki ninelerimiz, atlar, eşekler, kediler ve köpekler de tecavüze uğramakta. Belki atlar, eşekler, kediler, köpekler kuyrukları havada gezdikleri için tecavüzü davet ediyorlardır. Ve 5 yaşında minik bir kız üvey babasını yatağında uyuyarak tahrik ediyordur. Bir insana karşı işlenen en ağır suçlardan birisi tecavüz ve tecavüz olaylarında kurbanı da suçlu ilan ederek ya da kılık, kıyafet ve sözler de mana arayarak erkekleri de “kadın eti görünce azan, nefes alsın yeter deyip kadının üstüne atlamak isteyen” varlıklar olarak nitelendirdiğinizin farkında mısınız?  Bunu sormak lazım hocamıza ve ona destek olanlara.  Her ne kılıkta olursanız olun, tecavüz etmeyi kafasına koyan kişi zaten eder. Tahrike gerek yok, çünkü bu hasetliktir, sapkınlıktır.

Bir hayvan bile başka bir hayvanın yavrusuna tecavüz etmez. Hiç duydunuz mu bir  filin kendi yavrusuna veya başka bir filin yavrusuna tecavüz ettiğini? Ya da biz insanlara göre küfürlerde kullanılan bir hayvan adı vereyim, bir köpeğin bir eniğe tacizini gördünüz mü? Benim haberim yok.
Ayrıca giydiğin hiçbir şey, söylediğin hiçbir şey, yaptığın hiçbir şey  tecavüz denilen rezaleti ve tecavüzcüyü haklı gösteremez. Türkiye, her gün ülkenin her yerinden kadına yönelik şiddet haberleri gelen bir ülke, her gün, yüzlerce haber.. İçlerinden cinayetle sonlanan birkaç tanesi ancak yansıtılabiliyor haberlere ve hâlâ birileri inatla, bu ülkede kadına değer verildiğini iddia edebilmekte.
Adli tıp raporlarının bile değiştirilebildiği ülkemizde Pippa’nın katili sadece bir örnek. Bu yaratık 9 kez duruşmaya çıktı, ilk İddianame 18 Ağustos 2008 tarihinde mahkemeye teslim edildi.  7 Ekim 2008 tarihinde davanın ilk duruşması görüldü. Dokuzuncu duruşma, 25 Haziran 2009 tarihinde görüldü. Sanık, cinayet suçundan “ömür boyu hapis” cezasına çarptırıldı. Ağırlaştırılmış müebbet cezası almadı. Af falan olursa yine çıkacak yani, bilginize.

Tecavüz gibi aşağılık bir şeyi herhangi bir nedene dayayarak haklı göstermeye çalışan da en az tecavüzcü kadar ruh hastasıdır. Canım ne zaman isterse dekolte giyecegim ve kimse  tahrik olmayacak, olsa da nefsine hakim olacak, yoksa hadım edeceğiz, çaresi yok. Basit
Tecavüzün, tecavüzcünün, suçun, suçlunun yüreğe böyle basıldığı başka bir ülke de bulamazsınız, Üzmez davasına da bakabilirsiniz, Garipoğlu davasına da. İlköğretim çağında 7 kız çocuğunun iki yıl boyunca taciz ve tecavüze uğradığının ortaya çıkmasına da bakabilirsiniz, Siirt’in Pervari İlçesi’nde sekiz çocuğun, iki ve üç yaşında iki çocuğa tecavüz etmesine de… Bir sürü örnek var nasılsa. Daha hala nasıl tecavüzden korunmanız gerektiğini bilmiyorsunuz! Ayıp size.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.