Çocuğunuzdaki Okul Korkusu

Çocuğunuzdaki Okul Korkusu

Çocuğunuzdaki okul korkusu, heyecan, kaygı yaşaması özellikle birinci sınıfa başlayan öğrenciler için normaldir. Okula gitmek de istemeyebilir. Çocuk ağladığında okula gönderilmezse uyum süreci uzayabilir. Bu zorlukla baş edebilmesi için duygusunu anlayarak yanında olmak, güvende hissetmesini sağlamak yardımcı olur.

Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür

Çocukların ‘okul‘ korkusu çok doğaldır. Bağımsızlaşmaya attıkları ilk adım okula başlamak; ebeveyn ve çocuklar için heyecan verici olduğu kadar kaygı uyandırabilecek de bir deneyimdir. Çocuklar için bu süreç ebeveyn ve evden ayrılmanın yanı sıra düzenli-kuralları olan sınıf, yeni tanıyacağı arkadaş, öğretmen gibi birçok bilinmezle karşılaşmak anlamına gelmektedir.

İlköğretimde kurallar farklılaşmaya başlar

Okul öncesi öğrenimi almış çocuklar ilköğretime çoğunlukla daha kolay alışsa da ilköğretime başlarken zorluklar yaşaması beklenebilir. Çünkü ilköğretimde sınıf düzeni-kurallar farklılaşmaya başlar. Çocukların edineceği bilgiler ve üstlenecekleri sorumluluklar artış gösterir. Çocukların kurallı okul ortamına, derslere adapte olabilmesi açısından duygusal, akademik ve sosyal alanlardaki gelişimi önemli rol oynar. Çocukların bu süreçte doğru destekleniyor olmaları ileriki eğitim hayatlarını da oldukça önemli oranda etkiler.

Önce ebeveynler hazır olmalı!

Ebeveynlerin okula uyum sürecinde öncelikle kendi duygularını fark ederek kabullenmesi ve sakinleşme becerilerini kullanması gerekir. Ailelerin önce kendilerini duygusal anlamda hazırlamış olması süreci daha rahat aşabilmelerine yardımcı olur. Ebeveynler ne kadar iyi olur ve bu süreci yönetebilirse, çocuklar da o denli kolay alışıp iyi olacaklardır. Çocukların kaygılarının azalmasında en büyük rolü üstlenen ebeveynler olacaktır.

Açıklayıcı olun ve abartılı ifadelerden kaçının!

Çocuk için açıklayıcı olun. Ne ile karşılaşacağını önceden basit ve abartısız bir dille anlatmak uygun olacaktır. ‘Çok eğleneceksin, oyunlar oynayacaksın’ gibi söylemlerle okula hazırlanan çocuk sınıf kuralları ve derslere uyum sağlamakta zorlanacak, hayal kırıklığı yaşayacaktır. Bu sebeple gerçekçi beklentiler oluşturacağı açıklamalar yapılmalıdır.

Okula gitme rutini anlatılmalıdır

Çocuklarla okula gitmenin bir rutin olduğunu paylaşmak önemlidir; böylece çocuk okula gitmenin hayatın bir parçası olduğunu kabul ederek, keyif alabilmeye başlayacaktır. Özellikle ilk günler düzeni korumaya özen göstermek önemlidir. Çocuğa o gün içerisinde olacakları aktarmak, olayları sıralı bir şekilde deneyimlemesiyle pekişir ve güven hissini besler. Okuldan kimin alacağı, servis kullanacaksa kimin karşılayacağı gibi tüm rutin süreçleri detaylı anlatmak gereklidir.

Çocuğun duyguları iyi anlaşılmalıdır

Bazı çocukların ilk günler okula giderken zorluk yaşarken bazısı bir iki hafta sonra okula gitmek istememeye başlayabilir. Okula uyumda yaşadığı zorlukla baş edebilmek için çocuğun duygularının altında yatan dinamikler belirlenmelidir. Çocuk ebeveyne aşırı bağlı olmak, okuldan alınmamak, yalnız hissetmek gibi pek çok farklı sebepten dolayı okula gitmek istemiyor olabilir. Altta yatan sebeple ilgili çocuğun durumunu anlamak, bu duygusuyla baş edebilmek için ona destek olmak önemlidir. Ancak zaman geçtikçe yaşadığı zorluk artıyorsa uzman desteği almak uygun olacaktır.

Ağladığında okula göndermemek çok yanlış!

Okula gitmek istemeyen çocuğa yaklaşımda istikrarlı-kararlı bir tutum sergilenmelidir. Eğer okula gönderilmiyorsa, uyum süreci çok daha zor olacaktır. Zorluk yaşadığında kaçınmasına olanak tanımak yerine baş edebilmesi için duygusunu anlayarak yanında olmak, güvende hissetmesini sağlamak yardımcı olacaktır. Her konuda olduğu gibi okula uyum sürecinde de her çocuğun yolculuğu biriciktir. Hem kendinize hem de çocuğunuza zaman tanıyarak, sürecin derin yaralar açılmadan atlatılmasını sağlamak mümkündür.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.